Sunday, April 8, 2012

Safranbolu

Safranbolu-Part-1
Safranbolu'ya gittiğimizden bahsetmiştim ama detaylara girememiştim. Efendim 'nerede kalalım? neleri görelim? ne yiyelim? diye soruyorsanız-bu ve bir sonraki gelecek olan 'Safranbolu-Part2' postlarını okumanız gerekecek;)
Safranbolu diyince akla ilk olarak beyaz boyalı, kahverengi çerçeveleriyle evleri geliyor. Biz oturup çene çalmaktan çok yeri gezemedik ama gezdiğimiz yerlerden Hıdırlık Tepesi, Arasta Meydanı, Eski Hükümet Konağı, Saat Kulesi ve Cinci Hanı (aynı zamanda konakladığımız yer) gezmenizi öneririm. Zaten ya otelinizden ya da çarşıdaki herhangi bir hediyelik eşya dükkanından harita istemeniz yeterli, tüm gezilecek yerleri bu haritalar sayesinde kolaylıkla gidip görebiliyorsunuz.
Biz gezimize önce Arasta meydanından başladık-hediyelik eşya ve yeme-içmeye doyduktan sonra Hıdırlık Tepesi'ne doğru yürümeye başladık. Burası Safranbolu'nun olmazsa olmazlarından! Herşeyi tepeden kuşbakışı izlerken yanında da kahvenizi ya da safran çayınızı yudumlayacağınız bir yer. Merkezden 10dk. yukarıya doğru yürüyün, pıtt oradasınız. 5dk.da da tekrar çarşıya iniyorsunuz. Mesela biz indikten sonra soluğu İmren Lokumcusunda aldık, kaybettiğimiz enerjimizi! ikram edilen tadımlık lokumlardan 3'er-5'er yiyerek geri kazandık:D Dükkana verdiğimiz zarara rağmen, çalışanlar çok nazikti doğrusu, bize bıkmadan usanmadan o muhteşem lokum ve şekerlemelerden arka arakaya ikram etmeye devam ettiler! Bu kadarla kalmadık, safrandan yapılmış kolonyoları elimize yüzümüze boce ederken(tavsiye etmem, farkına vardığımızda çok geçti, biraz ağırca bi koku:)) soba başında güzel bir muhabbet bile yaptık. Muhabbetimiz Handan'ın 'nereden geliyorsunuz?' sorusuna 'Hıdırlık'tan' cevabına istinaden-dağılarak başladı:) Gülme krizimiz sona erince 'İstanbul&Ankara' doğru cevabıyla sorulan diğer sorulara geçtik:) Tüm soruları cevapladıktan ve soba başında iliğimizi kemiğimizi iyice ısıttıktan sonra hemen karşıda bulunan Hanımıza geçtik (ayy çok havalı oldu bu cümle). Kararan havayla iyicene soğuyan havadan korunmak için valizlerde ne varsa üst üste giyip tekrar dışarı yemek yemeğe çıktık!  Sonra mı? Gerisi yazının devamında;)
Cinci Hanı
İmren Lokumcusu'nun üst katı
Safran, Sahlep, Ceviz, Dut kurusu, bilimum bu tür şeyler satan amca.
Arasta meydanın'da, bulun birşeyler alın-herşey çok taze ve güzel
Hıdırlık Tepesi
Endişenmeyin, konaklarken bunları giymek zorunda değilsiniz :P

2 comments:

beatrice said...

memleketime gitmişsiniz.. çok çok başka bir yerdir orası..kıskandım ve özlediğimi farkettim : )

.. said...

Şanslısınız-güzel memleket;)