Wednesday, March 7, 2012

Konya - III (karışık)

...ve bu da ortaya karışık - Konya'yla ilgili son notlarım :
Sohbet ettiğimiz bir Semazen'in söylediklerini paylaşmadan geçemeyeceğim:
Sema nesne ve objelerin ortasinda golgelerin olmadigi yer de durmaktır! Golgen arkandaysa korkuların seni takip ediyordur-kacariz, ondeyse tutkular istek ve arzular vardir peşinden koşup-yakalayamadığımız. Gölge yoksa anla ki "ışık" vardır ve tam üstündedir (an'ı yaşamak)!
Destar (meslevi sarığı ) : sarığın üzerine sarılı yeşil bant bilgiyi tasfir ediyormuş. Bir ucu mutlaka açık bıraklır, kalbin üstüne konurmuş. Böylece Bilgi-Sevgiyle / Kalple sürekli bir iletişimde olurmuş. "kalpten öğrenme" sanırım buradan geliyor.
üstteki kravatlar ve tüm keçe tablolar, aşağıdaki gibi renkli keçe kıllarının yanyana koyuldaktan sonra dövülmesiyle elde ediliyorumuş! Emeğin boyutu tarifsiz değil mi?
Araba aynalığı süsleri, üzerlenrinde "Hu" ve "Hiç" yazıyormuş. Gezi boyunca çok
düşündürdü beni HİÇ'lik kavramı! Aslında hala düşünmekten vazgeçemedim..
Düşünsenize herşeyin içinde "hiç" olmak..
Üstteki açık renkli başlıklar Şems'i Tebrizinin giydikleriymiş.
keçeden broşlar
tablonun adı "aynalı Vav"
arka duvarlarda gördüğünüz her keçe tablo, atkı ve şal
biraz önce anlattığım yöntemle yapılmış!!
Burayı ziyaret etmek isterseniz, hemen Mevlana Türbesi arkasındaki
"Destegül El Sanatları Okulu"

No comments: